8 Nisan 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Danıştay 4. Daire kararında, bireysel emeklilik ve birikimli hayat sigortalarından alınacak paraların tamamı (Ödenen prim ve nema toplamı) üzerinden değil sadece nema kısmı üzerinden stopaj yapılmasına karar verilmiştir.
Şimdi konunun detaylarını özetleyebiliriz. Bilindiği üzere 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’na (GVK) göre bireysel emeklilik ve sigorta şirketleri tarafından poliçe sahiplerine yapılan ödemeler anapara, nema ayrımı yapılmaksızın menkul sermaye iradı sayılmış ve bu ödemeler üzerinden sistemde kalınma süresi, emekliliğe hak kazanma gibi şartlara göre yüzde 5 ile yüzde 15 arasında stopaj kesileceği öngörülmüştür.
Vergi idaresinin ilgili tebliğleri ve görüşleri ile de bugüne kadar stopaj uygulaması, anapara-nema ayrımı yapılmaksızın ödenen toplam tutarlar üzerinden stopaj şeklinde uygulanmıştır.
Vergilemenin anapara-nema ayrımı yapılmaksızın uygulanması, özellikle sistemde uzun süre beklemeyen ve yatırımlarını geri almak isteyen hak sahipleri arasında şikâyetlere neden olmuştur. Bazı durumlarda hak sahipleri yatırdıkları anaparayı dahi geri alamamışlardır.
Konuyu basit bir örnekle şöyle açıklayabiliriz;
Gittiniz kendinize bir bireysel emeklilik ürünü ya da birikimli hayat sigortası ürünü satın alarak her ay para yatırmaya başladınız. Ancak 3 yıl para yatırdıktan sonra acil ihtiyacınız nedeniyle paranızı ve bu paranın getirdiği nemayı geri alarak sistemden çıkmak istediniz. Yatırdığınız anaparanın 30.000 TL, bunun 3 yıllık nemasının da 5.000 TL olduğunu varsayarsak sistemden çıktığınızda alacağınız brüt para toplamı 35.000 TL olacaktır. Ancak bu ödeme yukarıda belirttiğimiz üzere stopaja tabi olduğundan emeklilik veya sigorta şirketi bir vergi kesintisi yapıp kalan neti size ödeyecektir.
Toplam Brüt Ödeme : 35.000 TL
Stopaj ( 35.000 X %15) : 5.250 TL
Net Ödeme : 29.750 TL
Örnekte görüleceği gibi siz 30.000 TL para yatırmanıza rağmen nemanızı alamadığınız gibi anaparanızın da ancak 29.750 TL sini geri alabileceksiniz.
2009 yılında açılan dava
Bu uygulamanın haksız olduğunu düşünen bir poliçe sahibi 2009 yılında bir dava açmış ve bu davaya bakan vergi mahkemesi bu kişiyi haklı bulmuş, stopajın tüm ödeme üzerinden değil sadece nema (Örneğimizdeki 5.000 TL) üzerinden yapılmasına karar vermişti. Bu kararın kanun yararına bozulması için Gelir İdaresi Başkanlığı Danıştay’a başvurmuştu. İşte 8 Nisan 2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan kararla Danıştay 4. Dairesi vergi mahkemesini haklı bularak kararını onaylamış oldu ve Gelir İdaresi Başkanlığı’nın başvurusunu reddetti.
Yukarıdaki örneğimizi bu kararı esas alarak yeniden düzenlersek, ödenecek net para şöyle olacaktır.
Toplam brüt ödeme: 35.000 TL
Nema tutarı: 5.000 TL
Stopaj tutarı (5.000 x %15) : 750 TL
Ödenecek Net Tutar : 34.250 TL
Anlaşılacağı üzere Danıştay kararı uygulandığında hak sahibinin eline önceki duruma göre 4.500 TL(34.250-29.750) fazla para geçecektir.
Görüşümüz GVK’daki düzenleme esas alındığında stopajın, ödenen tüm para üzerinden yapılmasının gerektiği yönündedir. Ancak bu uygulamanın yukarıdaki örnekte görüldüğü üzere hem adil olmadığı hem de menkul sermaye iradı tanımının ruhuna uymadığı ortadır.
Şimdi ne olacak ?
Bu sorunun hem hak sahipleri, hem de emeklilik ve sigorta şirketleri açısından cevaplanması gerekmektedir.
Gerek vergi mahkemesi kararı, gerekse de Danıştay 4. Dairesi kararı sadece ilgili olayda bağlayıcı niteliktedir. Dolayısıyla bugüne kadar kendilerinden ödemelerin tamamı üzerinden stopaj yapılan kişilerin bireysel emeklilik ya da sigorta şirketlerinden bu yargı kararını dayanak göstererek vergi farkını almaları mümkün değildir. Ancak bu farkları Danıştay kararını emsal göstererek vergi dairesinden talep etmeleri, talepleri yerine getirilmediğinde yargı yoluna başvurmaları mümkündür. Yargılama sonucu yukarıda belirtilen karar gibi olur ise primler üzerinden hesaplanan stopaj farkı geri alınabilecektir.
Diğer taraftan Vergi İdaresi tarafından yeni bir düzenleme yapılmadıkça bireysel emeklilik ve sigorta şirketlerinin söz konusu Danıştay kararına göre hareket etmeleri de mümkün değildir.
Yayımlanan Danıştay kararı sonrası bu konuda çok sayıda uyuşmazlığın çıkması kaçınılmaz gözükmektedir. Gerek sigorta şirketlerini, gerek vergi dairelerini gerekse de vergi mahkemelerini bu yükten kurtarabilmek için öncelikle, Danıştay kararı sonrası durumla ilgili vergi idaresinin bir açıklama yapması ve takibende acilen konunun yeniden düzenlenmesi gerekir.
Eksik Gün Mevzuatı — 28 Gün Çeken Aylarda Prim Ödeme Gün Hesabı […]
İnternet ortamındaki sosyal ağ sağlayıcıları üzerinden metin, görüntü,...
İŞLETMELER TARAFINDAN PERSONELE VERİLEN RAMAZAN PAKETLERİNİN VERGİSEL SONUÇLARI 1...
524 sıra No.lu Vergi Usul Kanunu Tebliği düzenlemesi ile İçişleri Bakanlığı’nca...
Bursa SGK il Müdürü Erhan Karaca nın Kısa çalışma ödeneği ile ilgili […]
Eksik Gün Mevzuatı — 28 Gün Çeken Aylarda Prim Ödeme Gün Hesabı […]
Son günlerde merak ve tartışma konusu olan Elektronik beyanname ve aracılık sorumluluk...
Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) prim borcu olan 4.5 milyon kişiyi affetmeye hazırlanıyor....
Yeni yılda; aşağıda maddeler halinde özetlediğim hususlara dikkat etmeleri halinde,...
Dikkat: Defter tasdikinden önce, VUK’nun 179 ve 180.maddeleri gereği 1.sınıftan...
Türk Ticaret Kanunu’nun Defter tutma yükümlülüğü başlıklı 64 üncü...
Bugünkü soru-cevap kısmını tamamen iş güvenliği ile ilgili konulara ayırdık....
I- GİRİŞ 213 sayılı Vergi Usul Kanunu’nun 148, 149 ve mükerrer 257. maddelerinin...
Askerlik her yurttaşımızın vatan borcu. Bugün, askere giden işçilerin haklarını...
Kanun, tüketici kredileri ve kredi kartları ile ilgili sözleşmeler, kart üyelik...
Bilindiği üzere gider pusulası 213 sayılı Vergi Usul Kanunun 234 üncü maddesinde...
İşsizliğin azaltılması ve istihdamın artırılması ile kadınların ve...
(Bu yazı : 30.910 kez okundu)A.Giriş :
Bakanlığımıza intikal eden olaylardan, basit usulde vergilendirilen...
ÖZEL İNŞAATLARLA İLGİLİ ÖZELLİKLİ HESAPLAR VE İŞLEYİŞİ 1. GENEL...
(Bu yazı : 27.152 kez okundu)Ölüm vergi hukuku açısından mükellefiyeti ve vergi cezasını kaldıran...
(Bu yazı : 16.621 kez okundu)Kasa farklarının değerlemesi ve muhasebe kayıtları Kasa hesabı işletmelerin...
(Bu yazı : 14.718 kez okundu)Türkiye Muhasebe Standartları Kurulu tarafından hazırlanan Türkiye...
(Bu yazı : 12.575 kez okundu)Son günlerde merak ve tartışma konusu olan Elektronik beyanname ve aracılık...
(Bu yazı : 12.141 kez okundu)Bankaların vadesiz hesaplardan haksız yere kestikleri Hesap işletim ücretlerinin...
(Bu yazı : 9.753 kez okundu)STAJYER ÖĞRENCİLERE YÖNELİK SSK VE ÜCRET UYGULAMASI Stajyer öğrenciler;...
(Bu yazı : 9.560 kez okundu)6111 Sayılı Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Sosyal Sigortalar...
(Bu yazı : 8.725 kez okundu)Okur sorusu: 1950 doğumluyum, ilk işe giriş tarihim 1990, prim gün sayım...
(Bu yazı : 8.533 kez okundu)KDV tevkifat uygulamasına ve bu uygulamadan doğan iade taleplerinin yerine getirilmesine...
(Bu yazı : 8.101 kez okundu)Şehir ve köy gibi yerleşim yerlerinin dışında kurulu baraj ve tünel inşaatı,...
(Bu yazı : 7.440 kez okundu)Vergi Usul Kanunu’nun 328’nci maddesi hükmü gereği; amortismana tabi iktisadi...
(Bu yazı : 7.126 kez okundu)Vergi Usul Kanununun 413 üncü maddesinde “Mükellefler, Gelir İdaresi Başkanlığından...
(Bu yazı : 6.468 kez okundu)